logo

Araplar, Filistin’i Çoktan Sattı Farkında Değiliz

Cemil Öğütcü

Cemil Öğütcü
cemil@sadabadhaber.com


Araplar, Filistin’i Çoktan Sattı Farkında Değiliz

 Filistin Sorunu ile ilgili geçmişte bir çok kitap okudum. Bu yılın başlarında ise Kudüs ziyareti gerçekleştirdim. Doğrusu okuduklarımın  aksine gerçekleştirdiğim ziyaretin ardından bölgeyle ilgili tüm bakış açım değişti.

 Televizyon ekranları, haberler, gazeteler Filistin Sorununu doğru yansıtmadığı gibi insan algısını da etkileyemiyor. Kudüs’ü 4 gün doya doya yaşadım. Gördüklerime gelince ortada ne bağımsız hür bir Kudüs, ne de Filistinli var… Hüznün şehri Kudüs,  zaten top yekun işgal edilmiş açık bir cezaevine dönüştürülmüş durumda. İnsanlar,  Mescid-i Aksaya girerken bile korku ve ürkeklik içerisinde İsrail Polisi’nin, askerinin kontrolünde taciz edilerek  ibadet edebiliyor. Hal böyleyken Kudüs,  tam anlamıyla İsrail tarafından işgal altındadır. Aksa’nın 8 kapısı da İsrail Polisinin kontrolündedir. Sokaklarda Filistin’le ilgili üzerinizde hiçbir obje zaten bulunduramazsınız. Bulundurmanız, ufak bir direniş, tepki  yapmanız halinde sonunuz meçhul olur. Kudüs’ün fiili yaşamından ve Müslümanların hangi psikoloji ile yaşadığından İslam Coğrafyası halkları habersizdir. Gidip görmeden, yaşamdan Filistin ve Kudüs Sorunu nu anlayamazsınız.

Durum bu iken Kudüs’te,  Filistin’de çoktan kaybedilmiştir. Eski Amerika Dışişleri bakanı Rice, 2006 yılında Hizbullah’ın İsrail’e ilk yenilgiyi tattırmasının ardından şu sözleri  planın başladığının açık göstergesiydi …  Ne demişti Condoleezza Rice; ‘’yeni bir Ortadoğu’nun zamanı gelmiştir’’.İşte o günden bugüne Filistin hep kaybediyor, Kudüs hep ağlıyor.

Filistin Davasına o yıllarda sahip çıkarak Siyonist  İsrail Devleti’ne biraz  korku ve tedirginlik veren 4’lü bir güç vardı … Lübnan Hizbullah’ı, Hamas, Suriye,  birazda Mısır. Peki ne oldu bu ittifak’a ?  Rice’nin yani Amerika’nın düğmeye basmasının ardından önce Hamas iğdiş edilerek masaya yatırıldı. Ardından Mısır’da darbe yapılarak Sisi devletin başına getirildi. Sonra Arap Baharı adı altında ülkeler kosa sürüklenirken Irak, Libya tarumar edilip Suriye’yi bölme ve bitirme planı yürürlüğe girdi. Suriye hala mücadele ederken Filistin’e bakacak mecali kalmadı. Yani 4’lü ittifakın 3 bacağını kırdılar. İsrail’i rahatlatırken gücüne güç kattılar. Bana göre Filistin’ sahip çıkacak  fiili olarak sadece Hizbullah kalmıştır. Allah yardımcıları olsun.

Deniliyor ki Araplar neden Filistin’e sahip  çıkmıyor … Bana göre Araplar Filistin’e hiç sahip çıkmadı ki? Son Arap Baharı ile iyice ABD ve  İsrail’e teslim oldular. Hamas bile diz çökerek İsrail’e;  ‘’biz sizi, sizde bizi tanıyın’’ diyerek Gazze ve Batı Şeria Bölgesine razı olmuştur. Diğer Arap ülkeleri ise başta Suudi Arabistan, Filistin’i çoktan İsrail’e satmışlardır.

Hatta; Gazze’yi Mısır’a, Batı Şeria’yı da Lübnan’a bırakarak Filistin Devleti’ni ortadan kaldırmak istemektedirler. Esasen  bu hedef, Amerika, İsrail, 2006 yılındaki  bakanı Rice’nin  planıdır. Kaldı ki  Araplar, asla Filistinlileri kendilerinden saymamışlardır.

Bugün geldiğimiz noktada Amerikan Devleti’ne hakim olan Envancelistler planlarını saat gibi işletirken Ortadoğu’yu istedikleri gibi dizayn etmektedirler. Filistin ve  Kudüs meselesi onlar adına sorun olmaktan çıkmış, yüz yılların intikamını alarak hedeflerine ramak kalmıştır. Elbette Allah’ında bir hesabı vardır. Başka da beklentimiz yoktur.

 Son tahlilde;  yazık   şu Araplara ki tam ABD ve İsrail’in kucağına oturmuş hatta;  Suud, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, İsrail  Amerika ittifakı oluşturarak Müslüman kanı emmeye, Müslümanların öz haklarını sömürmeye, ellerinden almaya devam etmektedirler. Bilmezler ki sıra kendilerine çok yakında gelecektir. Onların yakın gelecekteki hedefleri ise malumunuz Anadolu topraklarıdır. Ama ben Türkiye’mizden ve İran’dan ümit varım . Bu İki ülke bölgenin inşallah teminatı olacak, oyunları bozarak tarihteki misyonlarını yerine getirecektir.

Allah her zaman doğruların ve Fiili mücadele yapanların yanındadır. Zaman asla hamaset zamanı değil tedbirler alarak harekete geçme zamanıdır. Çünkü zannedildiği gibi olay sadece Filistin, Kudüs’le kalmayacak adım adım Arzı  Mevud için bu kafirler  her şey yapacaktır.

Yenikapı’da yapılan Kudüs Mitinginde Konuşan Sayın Cumhurbaşkanımız mükemmel bir Kudüs Manifestosu sunmuş, gerçekleri öz eleştiri yaparak anlatmıştır. Mükemmel bir konuşma ve mesajdı. İnşallah başta bendeniz olmak üzere mesajı almışızdır

Yardımlaşmak, bölüşmek  Dileğiyle Ramazanınız Mübarek Olsun

Paylaşın:
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • ADAM OLMAK

    22 Ağustos 2024 Köşe Yazıları

    Hani bir deyim vardır ya. Adam ol adam.  Evet, adam olmak gerekir.  Hem de, adam gibi adam.             Adamlık, para ile satın alınmıyor. Pazarı yok. Fiyat belirlenemiyor. Satın alacak maddi güç de yok. Bazen, kişilikler ve şerefler satılmış olsa da. Her insan; doğduğunda, adam gibi doğar. Nerede doğacağını bilemez,Nerede doğacağına karar verecek durumda hiç değil. Seçeneği de yok zaten. Doğuda mı, batıda mı, kuzeyde mi, güneyde mi, Java Adası’nda mı. Seçenek yok. Zenci ...
  • KATI YAKIT OLARAK PELET NEDİR?

    06 Ağustos 2024 Köşe Yazıları

    PELLET (PELET)YAKITI                                                                                        &...
  • EL YAPIMI KÂĞIT ATÖLYESİ ÇOCUKLARI AĞIRLAMAYA DEVAM EDİYOR

    05 Ağustos 2024 İstanbul, Kağıthane, Köşe Yazıları

    Kâğıthane Belediyesi bünyesinde hizmet veren El Yapımı Kâğıt Atölyesi’nde el yapımı kâğıtçılık yaşatılmaya devam ediyor. Atölyeye gelen çocuklar atık kumaşların geri dönüştürülmesiyle farklı tür ve renkte kâğıtlar elde ediyorlar. Çocuklar El Yapımı Kağıt Atölyesi'nde hem kâğıdın binlerce yıllık tarihini hem de çevreye zarar vermeden geri dönüşüm gibi doğal yöntemlerle, kâğıt yapımını öğreniyorlar. El Yapımı Kâğıt Atölyesi’nde kâğıtlar tamamen doğal malzemelerden üretiliyor. Atık pamuk, ipek, keten, yumurta kolileri, gazete kâğıtl...
  • GÜZEL OLAN GEÇMİŞE ÖZLEM..

    24 Temmuz 2024 Köşe Yazıları

    Sevgili okurum. Bu yazımızda, geçmişte ve günümüzde yaşanılan, komşu ve komşuluk ilişkilerine değinmeye çalışacağız. Bu konuyu, hemen her zeminde vurguluyor ve geçmişe özlem duygularımızı dile getiriyoruz. Önceki yazılarımızda olduğu gibi, bir takım örnekler vererek, mevcut ve gelecek nesillere, yaşanılan gerçekleri anlatmaya çalışıyoruz. Bu gerçeklerden hareketle, insani görevimizi yerine getirdiğimize inanıyoruz. Evet; toplum içindeysen, birlikte yaşama bilincine ulaşmış olmanız gerekiyor. Paylaşmayı bilmen gerekiyor. Saygıyı ve muhabbeti bi...