logo

HER YÜREK BİR KÂİNAT

Derya Deniz Dinç

Derya Deniz Dinç
ddinc@windowslive.com


 Hayatı yaşamayı ihmal ediyoruz bizler… Yaşarken farkına varamadığınız günlük galeler oyalıyor bizi. Ellerinden sıkı sıkı tuttuğumuz şey kendimiz olmuyoruz. Bir başkası, bir başka şey ya da bir başka erk oluyor. Anneannem derdi ki; ‘Deniz dert bitmez değişir.’ Yaşadıkça bu sözün doğruluğunu kavrıyorum. Kendimize dert ettiğimiz her şey aslında hayatın ta kendisi. Her nerede ve nasıl yaşarsanız yaşayın mutlaka üstesinden gelmeniz gereken sorunlarınız olacaktır. Mesele bu sorunları aşabilmek değildir. Aşmaya çalışmak ve o gayreti gösterebilmektir. Çünkü başarmak bitirmek değil o yolda yürüyebilmektir.

  Her zafer nasıl kazanç değilse her mağlubiyette kayıp değildir. Yolda yürürken bir karıncaya basmamak için gösterdiğiniz gayret ve onun yuvasına ulaşmasını seyretmenin verdiği haz sizi ne kadar mutlu edebiliyorsa o kadar insansınız. Var olan her insana değil yaşayan her canlıya aynı yaşama hakkını ve saygıyı gösterebildiğiniz kadar insansınız. Örneğin canlı bir buket çiçek beni çok rahatsız eder. Oysa papatyaları ne çok severim. Fakat yaşama haklarının elinden alınmasına karşı durduğum için sevmem ben canlı çiçek buketlerini… Oğluma ona sormadan isim verdiğim için hep yavruma saygısızlık yaptığımı düşünmüşümdür. İnsana saygıyı bu derece önemsiyorum. Başkalarına göstereceğiniz saygı size gösterilecek saygının da sigortasıdır. Ama bencillik o kadar iliklerimize işlemiş ki; kendimizden gayrısını görmez olmuşuz. Aslında kimse bize kendimize verebildiğimiz kadar zarar veremiyor.

 En çok kendimizi hırpalıyoruz, en çok kendimizi tüketiyoruz. Ne yazık ki çoğu da yıprandığımıza değmiyor. Ve bir gün bakıyoruz ki hayatımız avuçlarımızdan kaymış gidiyor; daha da kötüsü yolun sonuna geldiğimizi görüyoruz. Pişmanlık yaşanabilecek en kötü ruh halidir. Çünkü pişmanlıklarda öfke kendimize döner ve kendimize öfkemiz; yenemeyeceğimiz tek öfkedir. Tam da bu sebeple ya pişman olacağımız kararlar almamalı ya da aldığımız her kararın ardında durmalıyız. Bir ömrü keşkelerle geçirmek hayatı zindan etmektir. Her sabah yeni bir gün, her bitiş bir başlangıç ve her yürek bir kâinat demektir. Her şey siz de başlayacak ve yalnızca siz bitireceksiniz.

KARAR SİZİN… Aşk ile eyvallah

Paylaşın:
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • KÂĞITHANE’DE YÜZ BİNLERCE VATANDAŞ GİRESUN’UN KÜLTÜRÜYLE BULUŞTU

    21 Ekim 2024 Gündem, İstanbul, Kağıthane, Köşe Yazıları

    17-20 Ekim tarihleri arasında Kâğıthane Hasbahçe’de gerçekleştirilen 17. Giresun Tanıtım Günleri büyük bir katılımla sona erdi. Giresun’un kültürel zenginliklerinin ve yöresel lezzetlerinin tanıtıldığı etkinliklere İstanbul’da yaşayan Giresunlular başta olmak üzere birçok vatandaş büyük ilgi gösterdi. Dört gün süren etkinlik boyunca Giresun’un geleneksel halk oyunları, Karadeniz müziği ve yerel mutfağı katılımcılarla buluştu. Giresun yaylalarında yetişen doğal ürünlerin sergilendiği etkinlikte el emeği göz nuru ürünler de büyük beğeni t...
  • NE OLDU BİZE

    05 Ekim 2024 Köşe Yazıları

    Çok önem verdiğim bir deyimi, bilginize sunarak, düşüncelerimi dile getirmek istiyorum. “Geçmiş geleceğe yön verir.”  Evet, yön vermeli de. Peki, Bu nasıl olacak. Kendiliğinden veya birisinin işaretiyle değil tabi. Geçmişimizi iyi araştırmakla, inanarak incelemekle ve geçmişe saygı duyup, örnek almakla, geçmişin geleceğe yön vereceğine inanıyorum. Bizler; geçmişimizden övgü ile söz ederken, sosyal-siyasi-ticari konularda, geçmişimizden iftihar ettiğimizi, her vesile ile dile getirmişizdir. Bu kadar övgü ve iftiharla yadetmemize rağm...
  • MEYVE AĞACI

    12 Eylül 2024 Köşe Yazıları

    Herhangi bir sohbet esnasında veya görüşmelerde, mecazi ve ya gerçek anlamda ifade edilen, meyve veren ağaç taşlanır sözleri; bize, bazı olmaması gereken tutumları hatırlatır. Bu ifadeler, olumsuzluk örnekleri olduğu gibi, hazımsızlığın da bir işareti gibidir. Meyve veren ağaç niye taşlanır, taşlanmasa olmaz mı. O, meyve ağacının meyve verecek çiçeği niye koparılır, koparılmasa olmaz mı. O ağacın dalı niye kırılır. O, meyve veren ağaca, zarar vermek yerine, ihtiyacı olan su ve toprakla beslense, bakımı yapılarak; meyvesinden, ağ...
  • ADAM OLMAK

    22 Ağustos 2024 Köşe Yazıları

    Hani bir deyim vardır ya. Adam ol adam.  Evet, adam olmak gerekir.  Hem de, adam gibi adam.             Adamlık, para ile satın alınmıyor. Pazarı yok. Fiyat belirlenemiyor. Satın alacak maddi güç de yok. Bazen, kişilikler ve şerefler satılmış olsa da. Her insan; doğduğunda, adam gibi doğar. Nerede doğacağını bilemez,Nerede doğacağına karar verecek durumda hiç değil. Seçeneği de yok zaten. Doğuda mı, batıda mı, kuzeyde mi, güneyde mi, Java Adası’nda mı. Seçenek yok. Zenci ...