logo

ER RYAN’I KURTARMAK (TÜRKİYE’Yİ KURTARMAK )

İbrahim Dülgar

İbrahim Dülgar
ibrahim@sadabadhaber.com

 Yüzbaşı John H. Miller ve yanındaki bulunan askerlerin, İkinci Dünya Savaşı esnasında, üç kardeşi savaşın farklı cephelerinde ölen ve bu nedenle eve dönüş vizesi alan er James Francis Ryan adlı askeri bulma çabalarını konu alan filmin benim hayatımdaki karşılığı ailemi, Kâğıthane’yi, Türkiye’yi kurtarmak idi.

   54 yıllık yaşamım aynı ilgili filmde olduğu gibi heyecanlı bir şekilde ailemi, Kâğıthane’yi, Türkiye’yi kurtarma misyonunu üzerime alarak; aileme ve geldiğim topraklara layık olmak için mücadelemi verdim. 01.02.2015 tarihi itibariyle aldığım karar gereği hiçbir misyonum kalmamıştır. Tüm ilgililere duyurulur.

    1989 yılında sayın Bülent Ecevit’e destek vermek için siyasete girdim. Akabinde, 1994 yılında DSP Kâğıthane ilçe başkanıydım. O zamanki ANAVATAN partisinden yönetim kurulumuza transfer ettiğimiz arkadaşımız Nihat Bulut’a “beraber çalışalım Türkiye’nin bize ihtiyacı var.” Dedim. O ise beni ilçe başkanlığından aldırarak benim yerime ilçe başkanı oldu. Cevaben de bu siyasettir dedi. Çok garip, ilçedeki partililer bu olaya çok çabuk uyum sağladılar. Bir gariplikte, aynı arkadaş 1999 yılı belediye başkanlığını halkın vicdanında seçimi kazandığı halde, seçim kurulunda kaybettiği iddia edildi.

    Ben yine kimseye küsmedim, kırılmadım 2007 Yılında aldığım bir karar ile CHP’nin Kâğıthane ilçesinde çalışmalarını yakinen takip ettim. 2011 yılında ise üye olmuştum. Cumhuriyeti kuran partideydim. 2014 Yerel seçimlerinde ise bana güvenen arkadaşlarımın desteği ile belediye başkanlığı için aday adayı oldum. Beş aday arkadaş gibi iki yıl boyunca mahalle mahalle çalıştık. İlçe başkanı Zeynel Öztürk sizden benden bir şey olmaz deyip dışarıdan, olmuş bir aday getirdi. Eğilim yoklamasında ise ilçe başkanının adayı kapıdan içeri girmeden tüm adayların toplam oyundan daha fazla oy alarak seçimi kazandı. Yine ne garip partililer daha önce tanımadıkları güçlü adayın yanında tavır koymuşlardı. Kraldan çok kralcılardı. Eskiden insanlar zayıftan yana tavır koyarlardı.

     Bir sitem de halkımıza Haliç’ten Kilyos’a kadar olan koridor İstanbul’un hava koridoruydu. Ayrıca Tarım Bakanlığı spotunda olduğu gibi atamız Osmanlıda buraları mesire yeri olarak kullanmış, dere yataklarına yakın yüksek bina yapmamışlardır. Ama Kâğıthane halkı benim dairem değerleniyor diye seviniyor.

     Halkımızın, ülkemizin borcu her on yılda bir üç katına çıkıyor. Para eden ne varsa satıldı. Buna rağmen borç artışı devam ediyor, diyorum. Halkımız Boyabat’ta da Kağıthane’de de zokayı yutmuş, eskiden gayri safi milli hasıla neydi, şimdi gayrisafi milli hasıla ne oldu diye bana cevap veriyor. Görüldüğü gibi herkes ekonomist olmuş.

     Ben diyorum ki hibrid tohumlar geldi. İnsanlarımız hızla kısır ve kanser olacaktır. Onlar diyor ki vergi dairesinde bile mescit açıldı.

     Ben diyorum ki Atatürk’ün Musul, Kerkük vasiyeti İnönü’den Ecevit’e geçti. Şimdi ise Allah’a şükür üstüne alınan yok. Onlar diyor ki tüm liseler İmam hatip olsun.

     Ben diyorum ki şeker pancarı yerine şeker kamışından üretilen şekerler herkesi prostat yapacak onlar diyor ki Ezan sesi evimizin içine kadar geliyor.

      Ben diyorum ki bayrak yakılıyor, askeri personele, savcıya kimlik soruluyor. Onlar diyor ki türban üniversiteden sonra liselere de girdi. Anaokulun da olsa ne zararı var

     Ben diyorum ki Dünyada ki tüm siyasi ve ekonomik gelişmeleri değerlendirirken aklınızın bir kenarında BOP ( Büyük Ortadoğu Projesi )  olsun onlar diyor ki Müslüman başbakan, Müslüman cumhurbaşkanı var.

     O zaman ben de diyorum ki benim ne haddime sizi Atatürk gelse zor kurtarır. Sinop Boyabatlı İbrahim Dülgar Allah’a şükür ailesinin karnı doyuyor. Kâğıthane ve Türkiye’yi kurtarma misyonu kalmamıştır. Kâğıthane ve Türk halkının Allah yar ve yardımcısı olsun.

Paylaşın:
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İSTANBUL’UN TARİHİ YAPILARI – 2

    15 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Yazarlarımızdan Mecit Bülent Yeşil, İstanbul'un tarihi yapıları ile ilgili değerlendirmesinin 2. bölümünü yazdı. Pera Palas Meşrutiyet Caddesi’nde yer alan Pera Palace Hotel, günümüzde müze otel olarak kullanılıyor. Romanlara ve filmlere konu olan Orient Ekspresi, İstanbul-Paris tren seferlerine başlayınca Avrupa standartlarına uygun bir otele ihtiyaç duyuldu ve 1892’de Pera PalaceHotel’in yapımına başlandı. Alexandre Vallaury’nin imzasını taşıyan ikonik yapı; Art Nouveau, neoklasik ve oryantalist mimari üslupları bir arada barındı...
  • LEONARDİT’in Tanımı

    09 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    İTO 81.Doğal ve İşlenmiş Katı yakıt Meslek Komitesine kayıtlı müteşebbisleri temsil eden bir sorumlu olarak bu bilgiyi sizlerle paylaşmayı en büyük görevlerden birisi olarak addediyorum.((KÖMÜRÜN HAM HALİ olarak değerlendirebileceğimiz bir mineral leonardit.Son zamanlarda tarımda tamamlayıcı bir şekilde kullanılmaya başlanan ve aranan duruma gelen üründen bahsediyorum)).KÖMÜRÜN KULLANIM ALANLARINI SAYARKEN GENÇ KÖMÜRLER GÜBRE OLARAK DA KULLANILABİLİR PRENSİBİNİ SÜREKLİ VURGULUYORUZ.ÜLKEMİZDE BOL MİKTARDA BULUNAN LEONARDİT NİMETİNİ VURGULARKEN ...
  • GALİBİN SAHİBİ ÇOK,  MAĞLUBUN HİÇ OLMAZMIŞ 

    06 Nisan 2024 Köşe Yazıları

    Eğri oturup doğru konuşmak lazım  diye meşhur bir söz vardır. Belediye seçimlerini geride bıraktık. Türkiye genelinde halkın  sağduyusu ile huzurlu bir seçim atmosferi yaşadık. İstisnalar hariç bir Allah’ın Kulunun burnu kanamadı. Analiz kısmına gelince;  tebrik etmek lazım seçimin galibi Türkiye genelinde  CHP oldu. Çünkü,  Millet İttifakı halk tabanında birleşirken, Cumhur İttifakı  ise dağılarak seçime gitti..  Elbette seçim sonuçlarının sadece sebebi bu değil. Ekonomik zorluklar, emeklinin çilesi, enfl...
  • MEVLÜT BEY’İ NEDEN DESTEKLİYORUZ

    27 Mart 2024 Köşe Yazıları

    31 Mart Yerel yani belediye seçimlerine 3 beş gün kala elbette görüşümü açıklamak zorunda olup net tavır sergilemek durumundayım. Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin Bey’in seçim çalışmalarını yakından takip eden bir kardeşiniz olarak birkaç cümle yazmak istedim . En dikkatimi çeken çalışmalardan biri mahallerde gerçekleştirdiği  ‘’Söz Siz’de’’  programlarıdır. Oldukça ilginin olduğu ve vatandaşların cesurca hasbihal ettiği bu söyleşilerde,  dikkatimi çeken şu sözleri buraya da almak istedim. Ne dediler?  Kağ...