Son Dakika
‘’Başı Rahmet, Ortası Mağfiret, Sonu Cehennem Azabından Kurtuluş Olan Mübarek Ramazan Ayı’na girmiş bulunuyoruz. Ramazan, kardeşlik ve manevi iklimin zirveye çıktığı bir aydır. Ramazan ve Oruç insanın kendisini disipline etmesi açısından çok önemli bir ibadettir ve tüm Hanif dinlerinde farz kılınmıştır.
Ayette; Ey iman edenler, sizden öncekilere yazıldığı gibi, oruç, size de yazıldı (farz kılındı). Umulur ki sakınırsınız.( Bakara 183)
Oruç , Müslümanlara açlığı, yokluğu ve yoksulluğu hatırlatır… Akşam iftar saatine bir kaç saat kala hemen hepimizin gözleri döner, sinir katsayımız yükselir hatta hırçınlaşmaya bile başlarız. Özellikle Ramazan Ayı’nın ilk 3, 5 gününde bu durum daha çok baş gösterir. Hal böyleyken, Müslümanlar bu nedenle hiç olmazsa bu ayda kendini terapi etmek zorundadır. Afrika’nın bir çok ülkesinde, İslam Coğrafyası’nın bir çok bölgesinde her yıl açlık ve susuzluktan ölen milyonlarca Müslüman Kardeşimizi bu vesile ile hatırlamak, yardımlaşmak durumundayız. Bu bizim en önemli görevimiz ve farz olan dini vecibemizdir. Dünyevileşen insanlık, bugün maalesef kendinden başkasını düşünmezken, yaratılış gayesinden uzaklaşmaktadır. Hal böyleyken bu mübarek ay uyanış vesilesi olması nedeniyle bir fırsattır.
İnsanoğlu, dünyaya çıplak olarak gelir, çıplak olarak ölür. Meryem Suresi 80. Ayet ne güzel açıklamış: O söylediği (mal ve evlat gibi) şeyleri de hep elinden alacağız ve o, tek başına, yalnız bize gelecektir
Durum bu iken, dünya sadece bir imtihan alanıdır. Bu sınavın en önemli konusu ise mal ve evlatlardır. Hz. Peygamberimiz onun için ‘’Ümmetimin İmtihanı Mal’dan olacaktır’’ demiş.
Değerli Dostlar; Bu Ramazan Ayı’nı son Ramazan olarak düşünelim ve hepimiz bir fırsat olarak değerlendirelim . Etrafımızdaki yoksul, fakir, aç açıklar için fedakarlıklar yapalım. Zekat, infak,sadaka vermek için cömert davranarak adeta geçmiş yıllara göre kendimizle yarışalım. Köleliğin İstikrarı, Kapitalizm’in devamı için 40’ ta 1 zekat algısını yerle bir edelim. 40’ın 39 unu ben, birini fakir kardeşim yiyecek diyerek kendimizi kandırmayalım. 40’ta 1 Züğürt Zekatı’dır … Asla zengin Müslüman zekatı olamaz. Bu durum dünya sınavını kazanmamıza asla yetmez. Gizli şirk olan mal, servet ve evlat tapınakçılığından vazgeçelim .
Hatırlayalım : peygambere atfen; .” Yine sana neyi sarf edeceklerini (infak edeceklerini) soruyorlar. De ki: “İhtiyaçtan fazlasını.” İşte Allah, olur ki düşünürsünüz diye ayetlerini size böyle açıklamaktadır (.Bakara 219)
Yine Tevbe Suresi 34,35 Nahl Suresi 71. . Ayetleri hatırlayalım:
Ey iman edenler! Bilin ki yahudi din bilginlerinin ve hıristiyan din adamlarının birçoğu halkın mallarını haksızlıkla yerler ve Allah yolundan alıkoyarlar. Altın gümüş biriktirip Allah yolunda harcamayanları elem veren bir azapla müjdele! 34
O gün bunlar cehennem ateşinde kızdırılıp onların alınları, böğürleri ve sırtları dağlanacak: İşte yalnız kendiniz için toplayıp sakladıklarınız; tadın şimdi biriktirip sakladıklarınızı denilecek.!35
Allah kiminize kiminizden daha bol rızık verdi. Bol rızık verilenler, rızıklarını ellerinin altındakilere verip de bu hususta kendilerini onlara eşit kılmazlar. Durum böyle iken Allah’ın nimetini inkâr mı ediyorlar? Nahl 71
Sözün özü; Bir Müslüman olarak yardımlaşmak, paylaşmak dertlere derman olmaktan başka alternatifimiz yoktur. Genelde İslam denilince hep dinin ritüellerinden bahsedilir. Çağın ilahiyatçıları da bu duruma öncülük eder. Ramazan Boyunca 1 ayda milyonlarca para kazanan medyatik İlahiyatçılar, ekranları kapatarak insanları ritüel bombardımanına tutarak özden saptıracaklardır. Paylaşmadan, dayanışmadan, Zekat, sadaka ve İnfaktan çok az bahsedeceklerdir . Oysa ki açlıktan öte daha ne vardır. ‘Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir’’ diyen Hz. Peygamberin hadisinden daha önemli söz var mıdır?
Yıllardır her Ramazan’da Kur’an Mealini ayetlerin altını çizerek okurum. Allah’ın kitabının yarısı kıssalardan bahseder. Okuduğum bu kitapta öz olarak Şirk, (Allah’a Ortak Koşmama) bir de dayanışmanın, yardımlaşmanın, infak ve zekat’ın ne kadar önemli olduğunu yakaladım. Özellikle; zekat, infak, sadaka konusunda 343 ayet çıkardım. Dostlarıma tavsiyem Allah’ın mektubunu , kitabını bir de Mealden okuyun. Bu benim Arapçasını okumayın tavsiyesi gibi algılanmasın. Onu da okuyun ama İnanın ki , Meal okuduğunuzda Allah’la direkt konuşacaksınız. Belki ilk etap ta zorlanacaksınız lakin zamanla Kur’an sizi hizaya sokacaktır.
Hani Merhum Aliya İzzet Begoviç diyor ya; Kur’an edebiyat değil, hayattır; Dolayısı ile O’na bir düşünce tarzı değil, bir yaşama tarzı olarak bakılmalıdır. Ali Şeriati de; sadece yüzünden bilinçsizce okuyanları şöyle özetlemiş: ”Ne okuyan ne de dinleyen anladı … Geriye kalan hafızın sesi güzel miydi” diyor.
Hepimiz, koro halinde hafızın sesini dinliyoruz… Dinleyelim ama bu yetmez. .
Sonuç : Dünya imtihanını kazanmak için Rabbimizin Mektubu olan Kur’an’a kulak verelim.. Yardımlaşma, verme fakiri, yoksulu gözetmeyi direkt kitaptan okuyarak mecburiyetimizi bilelim… .Sözlerim sadece Zengin Müslümanlar içindir.
Ramazan Ayı’nın hepimiz için yardımlaşma, dayanışma, paylaşma 40 ta bir değil, bolca zekat ve sadakalarla geçmesini temenni ediyor, Kur’an’la tanışmayı, Allah’la mektubu aracılığı ile konuşmayı diliyorum
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
29 Ekim 2024 Köşe Yazıları
29 Ekim 2024 Köşe Yazıları
21 Ekim 2024 Gündem, İstanbul, Kağıthane, Köşe Yazıları
05 Ekim 2024 Köşe Yazıları