logo

AKLIMDASIN, AKLINDA MI YIM???

Derya Deniz Dinç

Derya Deniz Dinç
ddinc@windowslive.com

Her şey on saniye sürdü. Başlaması, hissetmem ve işte budur demem… Hepsi yalnızca on saniye… O’na ait hiç bir şeyi bilmeden, görmeden, duymadan zekâsına tutuldum. Zekâyı hep çok sevmişimdir. Zeki insandaki inanılmaz çekiciliği fark ederim hemen.

Zekâ olmazsa olmazım lakin dürüstlük, netlik, şefkat ise vazgeçilmezimdir. Sanırım hepimiz bu insani özelikleri tercih eder ve sevdiğimiz de var olsun isteriz. Hemen burada şu soru aklıma geliyor? Aşkı hesaplayabiliyormuyuz biz? Kimeâşık olacağımızı, hangi kişilik özelliklerine sahip olacağını, hangi milliyete, hangi dine mensup olacağını tercih edebiliyormuyuz? Eğer cevabınız evet ise yaşadığınız her ne ise asla aşk değildir. Çünkü aşkta hiç bir hesap olmaz, olamaz… Seçiyor ya da seçebiliyorsanız bu bir mantık birlikteliğidir.Peki, aşk sonsuzmudur? Asla… Yaşanmamış olan aşk hariç hiç bir aşk kalıcı değildir. Aşk bir yanılsama, geçici delilik hali, mantıksızlık durumudur.

Eğer siz gerçekten sevdalıysanız istediğiniz kişi olmasını beklemez; olduğu gibi seversiniz. Aksini yapıyorsanız, sevdalı değilsinizdir, kendinize uygun, sizin isteklerinize cevap verecek bir partnerarıyorsunuzdur. Yazık, gerçek sevdayı hiç yaşayamayacak kadar korkaksınız demektir.    Şartlarınız varsa bir birliktelikte ve içinizde bir nebze vicdan varsa bunu karşınızdaki kişiye dürüstçe, mertçe açıklamalısınız. Çünkü şartların olduğu yerde sevda yoktur, olamaz. Bunu o kişinin bilmeye hakkı vardır.      

Kendi perspektifimden baktığımda artık birçok şeyi yaşamak için geç kaldığımı düşünüyorum. Aşkın yaşı olmaz; tamamen katılıyorum. Lakin yaş ilerledikçe daha temkinli, daha sorgulayıcı, daha seçici oluyorsunuz. Bunlar ise aşkın tabiatına aykırıdır. Belki de bu yüzden ileri yaşlarda çok zor âşık olunur ama olunduğunda da dev gibi bir aşk yaşanır ve gençlik aşklarındaki gibi çabuk geçmez, çabuk unutulmaz…

Hayatımda tek bir dilek hakkım olsaydı ölmeden âşık olmak derdim. Aşk olmadan yaşam ne kadar basit ne kadar tekdüze ne kadar yüreksiz geçiyor.

İnsan âşık olacağı kişiyi seçemiyor. Bazen en yanlış kişiyi, bazen en olmadık zamanı bazen de en berbat şeklini yaşatıyor aşk insanlara… Çünkü aşk kendiliğinden geliyor ve bize danışmıyor.

Şimdi bir on saniye gerçeği ile karşı karşıyayım. Meğer Anlar ne kadar önemliymiş. Öğrenmek için 46 yıl beklemem gerekiyormuş.

Aşk, ücreti ve karşılığı olmayan bir hastalıktır Aşk hükmetmez ; terbiye eder…!DiyorMevlana… Busözü kavrayabilen zaten aşkın tüm sırrınıda çözmüş demektir. Mevlana’nın bahsettiği elbette ki ilahi aşktır. Fakat beşeri aşk tada durum aynıdır. Aşkın yaşattıkları bir hüküm değildir. Aşk yalnızca mevcut duruma yani âşık olma haline kişiyi alıştırır yani terbiye eder. Aşık’ı üzmemek için maşukun çabalamasıdır bu… Ve keşke aşkta hiç bir şeyin yasaklanamayacağını bilebilsek, anlayabilsek. Yasaklanan ‘aklındamıyım diye sorma’ bile olsa. Hüküm altına almadan terbiye edebilsek yüreklerimizi…

Aşk ile eyvallah…

Paylaşın:
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • ACILARLA YORGUN DÜŞMÜŞ MEMLEKETLER NEFES ALMAYA BAŞLAMIŞ

    28 Aralık 2024 Köşe Yazıları

    6 Şubat Kıyametini yerinde görmüştüm. Allah’ım bu şehirler nasıl ayağa kalkar diye çok üzülmüştüm. Tekrar buraları yerinde görmek için bölgeye gittim. İlçeleri, köyleri gezdim. Ve devletin gücünü yerinde gördüm. Dağ, taş ova Toki konutları ile dolmuş. Yapılan köy evleri bile villa gibi olmuş ve her köye devletin şefkat eli değmiş. ‘’Maşallah’’ diyememek vicdansız insanlar için bile çok  zor. Enkazlar kaldırılmış yerinde dönüşümler bir hayli yol almış. Toki ise adeta kimsesizlerin kimsesi olmuş. Adıyaman’da 22 bin konut tamamlanmı...
  • Zonguldak, Bartın ve Karabük, ‘’Kağıthane’ de’’ buluşuyor!

    09 Aralık 2024 İstanbul, Kağıthane, Köşe Yazıları

    Kağıthane Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenecek olan Karaelmas Tanıtım Günleri için hazırlıklar tamamlandı. 13-14-15 Aralık tarihlerinde Hasbahçe etkinlik alanında yapılacak olan etkinlik, Zonguldak, Bartın ve Karabük illerinin kültürel ve yerel değerlerini tanıtmayı amaçlıyor. Tanıtım günlerinin açılış programının   Cuma günü öğlenden sonrası yapılması planlanıyor. Programa  Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanı sıra İstanbul Valisi  Davut Gül, tanıtım günlerinin ev sahibi illerin vali milletvekili kaymakam ve belediye ba...
  • SÖMÜRGECİLER VE OKULLARI-II

    05 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    (Yabancı Okullar Meselesi) Bir önceki yazımızda, Cumhuriyet Dönemine kadar geçen süreçte yabancı okullar meselesini ele almıştık. Bu yazımızda ise Cumhuriyetin ilanından sonraki süreci ele alacağız. Özetlemek gerekirse Osmanlı İmparatorluğu’nun yabancı okullar ile tanışması 16. yüzyılın ikinci yarısında başlamış, Tanzimat ve Islahat Fermanları’nın sağladığı fırsatları kullanan misyonerlerin gayreti ile sayıları bu okullarınhızla sayıları artmıştır. Örneğin 1908 yılında Osmanlı’nın sadece taşra vilayetlerinde, 2.948 Gayrimüslimve 297 Ecne...
  • SÖMÜRGECİLER VE OKULLARI

    29 Ekim 2024 Köşe Yazıları

    (Yabancı Okullar Meselesi) “İnsan insanın kurdudur.” anlayışını rehber edinmiş sözde medeni ülkeler için sömürgecilik, önemli bir geçim kaynağıdır. Tarihin bize öğrettiği en önemli gerçek ise ekonomik değeri olan her şeyin sömürgecilerin ilgi alanı içerisinde olmasıdır.Ancak sömürgeciliği sadece ekonomik alan ile sınırlamak fazla safdillik olur. Sömürgecilerin askeri ve ekonomik güçlerini devam ettirebilmelerinde “böl, parçala, yut” taktiğinin yeri yadsınamaz. Bir ülkenin içindeki farklılıkları derinleştirmenin en kesin yolu eğitim ve kü...